Toplumda giderek artan nefret suçları ve ayrımcılık olaylarına bir yenisi daha eklendi. İki gencin, bir grup tarafından "Abinin selamı var" diyerek saldırıya uğraması, hem sosyal medyada hem de kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Olay, saldırganların gençlerin üzerine yürüyerek onları darp etmesi ve ardından etek giydirmesi şeklinde gerçekleşti. Bu durum, birçok kişinin tepkisini çekerken, sosyal medya platformlarında infial yaratan bir tartışma başlattı.
Olay, geçtiğimiz gün akşam saatlerinde bir parkta gerçekleşti. İki genç, grup halindeki bir kişi tarafından aniden yaklaşarak "Abinin selamı var" ifadesiyle tehdit edildi. Ardından, saldırganlar, giydirilen eteklerle birlikte gençleri darp etmeye başladı. Tanıkların ifade ettiklerine göre, gençler olay esnasında büyük bir panik yaşadılar. Çevredeki vatandaşların yardımıyla saldırı sona erdi ve gençler kurtarıldı.
Tanıklar, olayın şok edici olduğunu belirterek, "Hızla bir araya geldik ve gençlerin yardımına koştuk. Bu tür olayların toplumda yeri olmamalı" dedi. Saldırı sonrası gençlerin fiziksel yaralarının yanı sıra, psikolojik olarak da derin etkiler altında kalacakları tahmin ediliyor. Saldırganlar ise olay yerinden kaçtı ve henüz yakalanamadılar.
Olayın duyulmasıyla birlikte sosyal medya, bu tür ayrımcı ve şiddet içeren davranışlara karşı bir mesaj verme platformu haline geldi. Kullanıcılar, “Bu tür davranışlar kabul edilemez!” ve “Herkesin kendisi olma hakkı var” gibi ifadelerle duruma tepkilerini gösterdiler. Ünlü isimlerden de benzer destek mesajları geldi. Birçok sosyal medya kullanıcısı, #EtekGiydirdinKendini temsil eden bir kampanya başlatarak, toplumsal cinsiyet eşitliği ve nefret suçlarına karşı duruş sergilediklerini ifade etti.
Ayrıca, olay üzerine birçok hukukçu ve insan hakları savunucusu, devletin bu tür olaylar karşısında yeterli önlemleri almadığını ve toplumun bu tür saldırılara karşı daha güçlü bir duruş sergilemesi gerektiğini savundu. "Herkesin kendi kimliğiyle yaşayabilmesi gerektiğini unutmamalıyız" diyen aktivistler, toplumsal bilincin arttırılması için eğitim programlarına ihtiyaç olduğunu dile getirdi.
Bu olay, sadece iki gencin yaşadığı bir şiddet durumu olarak değil, aynı zamanda toplumda devam eden cinsiyetçilik ve ayrımcılık meselelerinin bir yansıması olarak da değerlendiriliyor. Eğitimli bir toplum oluşturmak için herkesin üzerine düşen görevler bulunduğu bilinciyle hareket edilmesi gerektiği vurgulanıyor.
Ülke genelinde benzer olayların artması, sosyal bilimciler ve psikologlar tarafından kaygıyla takip ediliyor. İnsanların birbirine saygı duyması için daha fazla sosyal projeye ihtiyaç olduğu belirtildi. PSikologlar, bu tür olayların, gençlerin zihinsel sağlığı üzerinde de olumsuz etkiler yaratabileceğini ifade ederek, gençlerin yaşadığı travmanın iyi bir şekilde yönetilmesi gerektiğinin altını çiziyor.
Bu olayın ardından yetkililerin konuya daha duyarlı yaklaşmaları ve yaşananların bir daha tekrarlanmaması için gerekli adımları atmaları bekleniyor. Toplumda yaşanan bu tür rahatsız edici durumlara karşı herkesin üzerine düşeni yaparak, birlik ve beraberlik içinde mücadele etmesi gerektiği vurgulanıyor.
Gençlerin yaşadığı bu olayı unutmamak ve toplumda var olan cinsiyet temelli ayrımcılık sorununa dikkat çekmek için ilgi çekici kampanyalar başlatılması, gelecekte benzer olayların yaşanmaması için umut verici bir adım olabilir.